Gelişimsel Kalça Displazisi (Kalça Çıkığı)

  • Anasayfa
  • Gelişimsel Kalça Displazisi (Kalça Çıkığı)
thumb

Gelişimsel Kalça Displazisi (Kalça Çıkığı)

Doç.Dr.Yalkın ÇAMURCU

Kalça eklemi femur başı (uyluk kemiğinin top şeklindeki üst kısmı) ve asetabulumun (leğen kemiğinin yuva şeklindeki kısmı) oluşturduğu top-yuva tarzında bir eklemdir.

Gelişimsel kalça displazisi (GKD), yaygın bilinen adıyla doğuştan kalça çıkığı veya gelişimsel kalça çıkığı, kalça eklemi top-yuva uyumunun bozulduğu, hafif bir örtüm bozukluğundan tam çıkığa kadar olan yelpazede görünen hastalıkları ifade eder.

Gelişimsel kalça displazisi doğumdan önce veya doğum sonrasında oluşabilmektedir. Çoğunlukla yenidoğan döneminde yapılan rutin kalça ultrasonu ile tanı koyulur. İhmal edilen çocuklarda ergenlik veya erişkinlik çağında topallama veya kalça ağrısı şeklinde bulgu verir. GKD’de erken tanı ve tedavi çok önemlidir.

SEBEPLERİ

GKD’nin sebebi bilinmemektedir. Fakat aile öyküsü olan bebeklerde, ilk bebeklerde, kız bebeklerde ve ayak veya makat geliş bebeklerde daha sık görülmektedir. Bilinen en önemli risk faktörlerinden biri de kundaklamadır. Ülkemizde yenidoğan her bebek kalça çıkığı açısından taranmaktadır. Hiçbir risk faktörü olmayan ve aile öyküsü olmayan bebeklerde de GKD sık görülebilmektedir.

TANI

Yenidoğan döneminde kalça ultrasonu GKD tanısında en güvenilir yöntemdir. Bunu dışında bebeklik döneminde kalçada klik sesi, kalçada hareket kısıtlılığı, uyluk kıvrımlarında asimetri, bacak boy eşitsizliği ve yürüme dönemindeki çocukta topallama tanı koymada yardımcı fizik muayene bulgularıdır.

TEDAVİ

GKD tedavisi kalçadaki hastalığın ciddiyetine ve çocuğun yaşına göre değişmektedir. Örneğin sadece örtüm azlığı olan bir bebekte bandaj tedavisi yeterli olurken topallama şikayeti olan bir çocukta kemik ameliyatları gerekebilmektedir. Tedavide en önemli unsur erken tanıdır. Erken tanı tüm bebeklere rutin yapılan kalça ultrasonu ile mümkün olmaktadır. Yapılan kalça ultrasonu sonucuna göre GKD saptanan bebekler mutlaka Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı tarafından değerlendirilmelidir.

GKD tedavisi ameliyat dışı ve ameliyat tedavisi şeklinde temel olarak 2 gruba ayrılabilir.

Ameliyat dışı tedavi:

Takip ve bandaj tedavisi oluşturmaktadır. Takip ultrason sonucu anormal çıkan 3 ay altındaki bebeklerde uygulanabilmektedir. Bu aşamada uygulanan çift ara bez uygulamasının tıbbi herhangi bir etkinliği olmayıp sadece aileyi rahatlatma amacıyla bazı doktorlar tarafından önerilmektedir. Unutulmamalıdır ki özellikle çocuk ortopedisinde takip de tedavinin bir parçasıdır.

İlk çekilen kalça ultrasonunda kritik değerlerde olan veya takip neticesinde iyileşme gözlenmeyen GKD’li bebeklerde bandajlama diğer bir adıyla ortez (cihaz) tedavisine geçilir. Ülkemizde GKD’nin ameliyat dışı tedavisinde en sık kullanılan cihazlar Pavlik bandajı, Tubingen ortezi ve kalça abdüksiyon ortezidir. Genelde 3 hafta arayla çekilen kalça ultrasonlarıyla cihaz tedavisi takip edilmektedir. İdeal olan takibi yapan Ortopedi uzmanı tarafından kalça ultrasonunun yapılmasıdır.

Ameliyat tedavisi:

Cihaz tedavisiyle takipler neticesinde başarı elde edilemeyen veya geç tanı koyulan hastalarda ameliyat tedavisi gerekmektedir. Ameliyat tedavisi anestezi altında kapalı olarak kalçanın yerine oturtulması ve alçılama tedavisinden uyluk ve leğen kemiğini ilgilendiren açık ameliyatlara kadar geniş yelpazededir. Ameliyat tedavisinde temel belirleyici olan kalçanın durumu ve çocuğun yaşıdır.

GKD’de 6 ay – 12 ay arası hastalarda en sık uygulanan ameliyat tedavisi anestezi altında kalçanın yerine oturtulması ve uygun pozisyon verilmesini takiben pelvipedal alçı sarılmasıdır. Pelvipedal alçı çocuğun gövdesini ve vücudun alt kısmını sabit tutan ve kalçayı istenen pozisyonda tutmayı sağlayan bir alçı tipidir. Bu alçı kalçanın muayene edilmesi açısından ve çocuğun istenen pozisyonda durması açısından mutlaka anestezi altında sarılmalıdır. Çoğunlukla hafif bir uyku hali (sedasyon) altında anestezi yeterli olmaktadır.

Benzer şekilde 6ay -18 ay arası çocuklarda kapalı redüksiyon ile yeterli örtüm sağlanamadığı görülürse açık redüksiyon işlemi gerekebilmektedir. Açık redüksiyon terimi, kalça ekleminin açılıp eklem içindeki fazla dokunun temizlenip etraf gergin dokuların açılmasını ve kalçanın yerine oturtulmasını tanımlamaktadır. Bu işlem sonrası da pelvipedal alçılama gerekmektedir.

Daha ileri yaşlarda yani 18 ay sonrası çocuklarda kalça çıkığı tedavisinde kemik ameliyatları devreye girmektedir. Çıkığın şiddetine göre kemik ameliyatları uygulanabilmektedir.

Unutulmamalıdır ki çocuğun yaşı arttıkça uygulanacak tedavinin başarı şansı azalmakta ve çocukta hastalığın bıraktığı sekel artmaktadır.

GKD tedavisi uzun süren cihaz veya alçı tedavileri ile sabır gerektiren bir tedavidir. Tedavinin başarısındaki en önemli unsurlardan birisi de ailenin tedaviye sadık kalması ve takipleri aksatmamasıdır. GKD takibi çocuk erişkin yaşa gelene kadar doktorun uygun gördüğü aralıklarla devam etmelidir.